Osmanlı, tesis ettiği devlet ve medeniyetle, kanatları altındaki milletler-dinler topluluğuna yüzyıllarca insanlık, adalet ve hoşgörüyle hükmetti. Ufukların Efendisi olarak dünyaya ve gönüllere taht kurdu. İnsanlığa sunduğu barış, huzur ve adaletle ülkesini, “Selamet Cenneti”, “Güneş Ülke” ve “Barış Kalesi” burcuna yükseltti

Elinizdeki kitapta;

Fatih’le başlayıp Kanunî ile altın çağını yakalayan Osmanlı Medeniyeti’nin ledünnî köklerini, köşe taşlarını, kendine has özelliklerini, ayırt edici vasıflarını ve üzerinden yüzyıllar geçmesine rağmen pörsümeyen izlerini/güzelliklerini keşfetmeye çalıştık.

Bu görkemli medeniyeti inşa eden Osmanlı insanının ve toplununum güçlü vasıflarını, göz kamaştırıcı hasletlerini, ana kaynaklardaki duruluğuyla aktarmaya gayret ettik.

Yitik medeniyetimizin temel dinamiklerini, barış kodlarını ve İnsanî yüzünü serrişte edip yer yer Batı Medeniyetiyle karşılaştırarak, dün-bugün çizgisinde insanlığın evrensel Mutluluğuna sağladığı katkıları mercek altına aldık. Şurası muhakkak ki, yeni bir medeniyet inşa etmek istiyorsak yitik medeniyetimizi keşfetmek, kendi gür kaynaklarımızdan beslenmek ve medeniyetimizin kendine mahsus çizgisini, modern çağın şartlarıyla birleştirmek geliştirmek mecburiyetindeyiz.